27.12.2013 Gençlerbirliği-Beşiktaş 1-0

Ligin son haftasının açılışında Gençlerbirliği Ankara'da Beşiktaş'ı 1-0 mağlup etti. Beşiktaş'ın orta sahasından başlamak istiyorum. Beşiktaş'ın her fırsatta çok kaliteli oyuncuları olduğunu söylüyorduk. Yanlış söylüyormuşuz. Beşiktaş'ın çok kaliteli iki orta saha oyuncusu varmış, Fernandes ve Oğuzhan! Bu iki oyuncu olmayınca Beşiktaş orta sahası yaratıcılık anlamında çok yetersiz kaldı. Olcay, Veli ve Necip bu üçlüden oluşan orta sahayla Gençlerbirliği gibi iyi kapanan bir ekibe gol atmanız imkansız. Bunu hep söylerim futbolda orta sahanız kadar güçlüsünüzdür.

Merak ettiğim asıl konuya gelirsek Beşiktaş nasıl bu kadar sakat veriyor? Son iki yıldır akıl almaz sayıda sakat veriyor Beşiktaş. Çözüm bulunmazsa eğer Beşiktaş daha çok zorluk çekecektir.


Gençlerbirliği gölü attıktan sonra tamamen geriye yaslandı. Bunu iyi anlamda söylüyorum çünkü baskı yeseler bile pozisyon vermediler. Mehmet hoca takım savunmasını çok iyi oturtmuş. Takım olarak oynadıkları oyunu çok iyi oynadılar ve kazanmayı hak ettiler.

22.12.2013 Galatasaray-Trabzonspor 2-1

Maçın ilk 10 dakikası oldukça tempolu geçti. Trabzonspor kontra ataklarla çıkmayı planlamış ama çok geriye yaslandılar. Onur ve Olcan tek başlarına bütün Galatasaray takımına karşı mücadele ettiler. Önce Galatasaray'ı konuşalım. Galatasaray 30. dakikadan devre sonuna kadar inanılmaz bir baskı kurdu. Uzaktan çok etkili şutlar çeken oyuncuları var ancak Burak'ın doğru zamanda doğru yerde olmasıyla maçı kazanmasını bildi.

Şimdi asıl konuşmak istediğim Trabzonspor... Mustafa hocaya buradan soralım senin takımında Adrian ve Soner gibi çok yetenekli oyuncular varken sen orta sahanı Colman ve Aykut Akgün'den kuruyorsun. Colman'ın kırmızı kart pozisyonuna gelirsek Riera orada tabi ki şov yapmış ancak Colman niye adama vuruyor. Fırat Aydınus orada çok doğru karar vererek Riera'ya hakemi aldatmaya çalışmaktan sarı Colman'a da vurduğu için kırmızı verdi. Fırat Aydınus'u buradan tebrik ediyorum.

2-1 gerideyken sol bek Kadir Keleş'i ve Emre Güral'ı sokması affedilemez bir teknik direktör hatası. Senin orta sahadaki adamların yeteneksiz ve sen daha yeteneksiz oyuncuları oyuna sürerek mağlup olmayı garantiliyorsun.

Galatasaray maçı hak ederek kazanmıştır. Mustafa hoca beraberliğe geldiği için maçı doğrudan Galatasaray'a vermiştir.

22.12.2013 Karabükspor- Fenerbahçe

Maçı ikiye ayırmamız gerektiğini düşünüyorum. İlk yarı Fenerbahçe golü yemesine rağmen istediği baskıyı kurmuştu. Emenike'nin verilmeyen golü ki bana göre kesinlikle ofsayt değil. 1-1 biten ilk yarının sonunda ikinci yarı inanılmaz bir baskı kuran Karabükspor penaltıdan atmış olsa da golü herhalde inanılmaz goller kaçırdı. Maç çok sert bir zeminde oynandı bu da Fenerbahçe'nin dezavantajı oldu. Çünkü dribbling yapan orta saha oyuncularını zemin tamamen etkisiz hale getirdi.


Karabükspor açısından bakacak olursak. Bu maç 5-1 de bitebilirdi. Tolunay Kafkas Fenerbahçe'nin zaaflarını iyi görmüş. Fenerbahçe iyi kontra atağa çıkan takımlara karşı çok zorlanıyor. Bunu Kadıköy'de ki Beşiktaş maçının ilk yarısında da gördük. Karabükspor haklı bir galibiyet almıştır.


Tabi Fenerbahçe'nin bu oyununda zemin kadar açmış oldukları puan farkının da çok büyük etkisi var.

15.12.2013 Kasımpaşa-Beşiktaş 2-1

Maçla ilgili söylenecek gerçekler...

Maçta Beşiktaş aleyhine yapılan hatalar;

1)Almeida bomboş kaleci ile karşı karşıya kalmışken, Fernandes faul yaptı diye gol kesildi. bu gol olsa maç 0-2 olacak.

2)Kasımpaşa'nın 1. golünde golün hemen öncesinde arka arkaya atılan iki taç atışıda toplamda 35-40 metre daha yakından atıldı ve sonrasında gol oldu.

3)Kasımpaşa'nın 2. golünde net ofsayt var.

4)hakem denilen adam bütün takdir haklarını neredeyse ev sahibi ekipten yana kullandı. 

---Sahaya seyirci girmesi mevzusuna gelirsek;

1)Adam Kasımpaşa tribününden giriyor.

2) Fernandes'e tekme atana kadar 35-40 metre koşuyor, hiçbir güvenlik görevlisi yok.

3)Tekmeyi atıyor ve ne hikmetse montunun içindeki armayı çıkartıp gösteriyor. ve ne hikmetse o arma da Beşiktaş arması.

4)Türk insanı tiyatroları gerçekten çok seviyor ve gerçek sanıyor.

---Beşiktaş cephesine gelecek olursak;

1)Bir takım ikinci yarılarda neden bu kadar düşer, nasıl buna haftalardır göz göre göre önlem alınmaz şaşırtıcı.

2)Şu maçta olanlara futbolcular nasıl bu kadar ruhsuz kalabiliyorlar orasını hiç anlamadım. maç bitti bir kişi de gidip hakeme laf etmedi. forma değişme derdindeydiler.

3)Ramon Motta ve Almeida'yı tebrik ediyorum, en azından bir kıvılcım gösterdiler.

4) Bilic iyisin, hoşsun da o kıvrak diye düşündüğümüz zekanla sahaya taraftarın girmesiyle takımını çekecektin.  diyen hakan şükür ü büyük sevgilerle anıyorum.

6.12.2013 Galatasaray-Sanika Boru Elazığspor


Haftanın ilk maçında Galatasaray Sanika Boru Elazığspor'u ilk yarıda bulduğu iki golle 2-0 mağlup etti. Elazığspor zaten Galatasaray'a rakip olacak bir takım değil. Böyle maçlar oyunculara moral olur elbette, özellikle Juventus maçı öncesi Galatasaray'ın buna ihtiyacı vardı.

Ancak Galatasaray iyi futbol oynamıyor. En azından şampiyon olduğu son iki sezon oynadığı futbolu oynamıyor. Sanki sahadaki oyuncuları coşkuları eksik.

Fatih Terim'in olaylı gidişi ile düşüşe geçen Galatasaray'ın oyun sistemi değişti. Galatasaray geçmişte puan kaybettiği maçlarda bile onlarca gol pozisyonuna girip puan kaybediyordu. Takımda ki o coşku ve motivasyon gerçekten yok.


Elazığspor'a gelirsek zaten sezon sonu küme düşmesi en muhtemel takım. Onlar da aynı Galatasaray gibi sezon ortasında teknik adam değişikliğine gittiler Trons Sollied yerine gelen Okan Buruk'un takımı kümede tutma şansının çok az olduğunu düşünüyorum.

30.11.2013 Fenerbahçe- Beşiktaş

Maçtan önce ki söylediklerimize bir bakalım. Bilic orta sahada Oğuzhan ile başlarsa Fenerbahçe için tehlikeli olabileceğini söylemiştik. Aynen düşündüğümüz gibi oldu Meireles'in 30. dakikada gördüğü kırmızı kartta çok büyük bir etkiydi ancak Beşiktaş orta sahasının dikine gitmek gibi bir huyu var. Hugo Almeida Beşiktaş'a geldiğinden beri ilk defa gerçek Almeida gibi oynadı. İlk yarıdan 3-2 'lik bir skor çıktı.

Maçın ikinci yarısına gelirsek, Hep söylediğimiz o yetenekli orta sahanın zaafını gördük. Evet Oğuzhan, Olcay, Fernandes ve Gökhan Töre çok yetenekli ve klas oyuncular olmalarına rağmen duruma göre oynayamadılar. Fenerbahçe'nin 10 kişi yaptığı presinde çok büyük bir etkisi var. Son yılların en ilginç derbisini izledik diyebiliriz. Duruma göre oynayamazsınız, orta sahada oyunu soğutup tempoyu kendiniz ayarlayamazsanız Kadıköy'de maç kazanamazsınız. Üzerine Veli'nin sakatlanması ve yerine giren Necip'in gereksiz bir biçimde kendisini attırması Beşiktaş'ı galibiyetten etti. 

Fenerbahçe açısından bakalım, Fenerbahçe fizik olarak inanılmaz durumda maçın ikinci yarısını izlerken hangi takımın on kişi kaldığını anlamak imkansızdı. İlk yarıyı izlemeyen biri Beşiktaş 10 kişi mi oynuyor diye sorabilirdi. Dirk Kuyt tam bir savaşçı, yeteneklerini tartışabilirsiniz ama ciğerini ve fiziğini tartışamazsınız. Alper Potuk, Oğuzhan için bugüne kadar ne söylediysem aynı şeyleri söyleyebilirim. Aynı zamanda son derece savaşçı. Sow zaten tartışmamızın bir mantığı yok, Emenike mükemmel oynadı. 

Maçı Beşiktaş verdi diyebileceğimiz gibi Fenerbahçe'de aldı diyebiliriz. Bu yüzden çok ilginç bir maçtı.İkinci yarı Beşiktaş'ı topla oynatmadı Fenerbahçe.

Çok güzel bir derbi oldu. Bol gollü, pozisyonlu, bazen tatlı sert gerilimlerde olmadı değil. Daha uzun süre on kişi götüren Fenerbahçe'nin ikinci yarıda galibiyete yakın olan taraf olduğunu söyleyebiliriz.